Kar yağmış ve her yer beyaza boyanmıştı. Pencere kenarlarında birikmiş kara öylece bakarken kar kristallerinin, o minicik tanenin içindeki deseni hayretle ve hayranlıkla izliyordu. Kar devam ediyor ve bu muazzam manzarada sessizlik hüküm sürüyordu. Belli belirsiz müzik sesleri geliyordu ince bir ışık huzmesiyle uzayıp giden yolda bir de pencereden görünen bu kar kaplı şehir vardı aynı beyaz danteller gibi bir birbiri arkasına eklenmiş bu motifler şeridi. Sanki gece bir büyücü gelmiş şehrin bütün kusurlarını kapatmak için etkileyici bir büyü yapmıştı ve sabah tüm kusurlar güzelliğe dönüşürken onun imajında “winter in the wild” hayat bulmuştu.